Kanser

DNA nedir? DNA Hasarı Kanserleşmeyi Nasıl Etkiler?

Yaşamımızın temel yapı taşı hücrelerdir. Hücreler fonksiyonel bir yapı oluşturarak dokuları, dokular ise organları oluşturur. Hücrelerin çoğalması, birbirleriyle iletişimi hassas bir sistem tarafından kontrol edilir. DNA hücrenin yönetim molekülüdür. İçerdiği genetik bilgi sayesinde hücrelerin yaşamsal faaliyetleri yönetmesini sağlar.

DNA’nın bölümlerinden her birine gen adı verilir. Merdiven şekline benzeyen yapısıyla birlikte, çift sarmallı, 4 çeşit nükleotitden (Adenin, Timin, Sitozin ve Guanin) oluşmaktadır. Aşağıdaki şekilde yapısını görebilirsiniz.

DNA

İnsan DNA’sında toplam 3 milyar nükleotit ve yaklaşık 25.000 gen vardır. Genler vücutttaki yaşamsal olayların gerçekleşmesini sağlayan proteinlerin üretilmesi için gerekli genetik bilgiyi içerir. Aynı zamanda göz rengi gibi bizi biz yapan özelliklerin belirlenmesini sağlar. Aynı zamanda kanserleşmede de önemli rol oynarlar. Bazı genlerin mutasyonlar sonucu işlevlerini yerine getirememesi kanser oluşumuna neden olur.

DNA Hasarı Kanserleşmeyi Nasıl Etkiler?

Hergün çeşitli faktörlere maruz kalarak hasar görür. Vücudumuz DNA hasarlarına karşı koruyucu ve tamir edici sistemler geliştirmiştir. Ancak yaşın ilerlemesi ve karsinojenlere maruziyetin artmasıyla birlikte hasarlar onarılamamaya başlar. Bu durum hücrenin kontrolsüz bölünmesine yol açar.

DNA hasarı

DNA Neden Bu Kadar Önemli Bir Moleküldür?

  • Yaşamın anahtarıdır. DNA sayesinde insanlık tarihinin izlerini bulabilirsiniz.
  • Analizler sayesinde hastalıklara yakalanma riski hakkında bilgi edinebiliriz.
  • Kanserleşmenin temel nedeni DNA’da meydana gelen hasarlardır. Moleküler Genetik Bilimi’nin ilerlemesiyle birlikte kanserin temel nedenine yönelik tedaviler geliştirilmektedir.
  • Genetik bilginin yüzde 99.9’u hepimizde aynıdır. Geri kalan 3 milyon bazlık kısım farklılıklarımızı ortaya çıkarır. Buna bağlı olarak hastalıklara yakalanma riskimiz, ilaçlara karşı gösterdiğimiz tepkiler farklılaşır.
  • Önemle vurgulamak gerekir ki insandaki tüm genetik bilginin sadece yüzde 2’si proteinlerin üretimiyle ilgili bilgi içerir. Geri kalan kısım “çöp DNA” olarak adlandırılsa da bu bölüm tam olarak aydınlatılamamıştır. Epigenetik faktörlerin bu bölümlerde yol oynayabileceği düşünülmektedir.

DNA kimyasal yapısı


Kaynak:

Pray, L. (2008) Discovery of DNA structure and function: Watson and Crick. Nature

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu